Araba Hikayesi

Lise mezuniyetim ve ÖSS sonrası halimi hatırlıyorum da, aradan 7 yıl geçmiş. Ne alaka lan bu diye soracak olursanız … Dedemin, üniversiteyi kazan sana araba alırız ile başlayan cümlesini hatırlarım mesela. Sonra üniversiteye girişim, bu sefer de mezun olunca alırızlar … Kampüs içerisinde kaldığımdan mıdır bilinmez ama üniversitedeyken arabam olsun demedim hiç, onu geçtim araba merakım bile olmadı. Hep özenmişimdir mesela üniversitede okurken arabası olanlara, düşünsenize, istediğiniz saatte dışarı çıkıp “hava” bile alabiliyor, karnınızı doyurabiliyor, arkadaşlarınızla otobüs veya taksi derdi olmadan istediğiniz yerde eğleniyorsunuz. Evet, güzel şeyler bunlar. Değişen ne diye arkama baktığımda, üniversitenin bitişi, işe girmem ve Ankara’da yaşamaya başlamak oldu. Eee, şimdi neden arabaya ihtiyaç duyuyorum diye kendime sorduğumda da ciddi anlamda , gerçekten (!) ihtiyaç duyduğumu kanıtlayan bi’ cevap veremiyorum. Belki de işyerinde, hemen hemen herkesin bi’ arabası olması, ev - iş arasında rutin süren hayata azıcık da olsa değişiklik uğruna belki de gece ansızın kokoreç yemeye gitmek istemem, yukarıdaki gibi arkadaşlarımla otobüs veya taksi derdimin olmamasını istemem, kısacası artık büyüdüğümü hissetmek içindir. Hatırlıyorum da, varlık içinde yokluk çektik ailecek, babamın öğretmenliği, atanması, atandığı köylere karda kışta arabasız / traktör / motorlarla gitmesi; sonra ayağını yerden kesecek bi’ araba alması … O zamanın şartları mı kötüydü yoksa her şeyi kendi çabanla yapması mı zevkliydi ? Şöyle bi’ düşününce, ailemden ayrı, bi’ ev geçindirmesi, elektrik, internet veya ısınma gibi ihtiyaçlardan sonra para biriktirip istediğin arabayı almam, zor, gerçekten. Bi’ yanım kredi çekerek almak istediğin arabayı almamı söylerken bi’ yanım da saçmalama, kredi borcunu ödedikten sonra nasıl geçineceksin, araba gerçekten ihtiyacın mı ? diyor. İşim internette olduğundan, Türkiye bazlı değil de Dünya çapında sektörü takip edince aslında bırak arabayı, web dünyasındaki çalışanların arabadan çok arabasızlık ile geçindiklerini veya otobüs / bisiklet gibi araçlarla hayatın daha kolay geçtiği yönünde o kadar çok şey görüyorum ki … Kısacası kararsızım, önüm karanlık, düşününce bi’ araba bile alamamak veya alamayacağını bilmek … koyuyor. Neyse … Buna da şükür.